TENKİT KENDİNE, BİLGİ EHLİNE, SEVGİ SEVENEDİR...

SAYFA 1 SAYFA 2 SAYFA 3 * RUHSAL BİLGİ SİTESİ * DOĞRU YAŞAM BİLGİLERİ *                                 *ARAMADIĞIMIZ  HAZİNEYİ  BULAMAYIZ.* SAYFA 4 SAYFA 5 ARŞİV
Bize Ulaşmak İçin
[email protected]
Yazdırılabilir Versiyon


HAFTANIN SORUSU
OKUYUCU YAZILARI




 

Bireysel bütünlük nedir, nasıl kazanılır? 


 

O Dedi ki: Bütün, sürekli devinimiyle kendinde yeni bilinecek bilinmezler meydana getirirken, bütünleşebilenler onun ardındaki asla bilinemeyecek olan gücün de büyüklüğünü bir kez daha yaşayacak ve anlayacaktır ki, yaratılış O'nun sonsuz tezahüründen sahnelerdir sadece enginde gösterisine devam eden. Bunun için devinmededir bütün bilmeyenlerin de bilmesine olanak yaratarak.

İnsan bu sahnenin bir kıyısında, üzerine düşen rolü oynamaya çalışırken, önce bireysel bütünlüğünü bilecek. Sonra insan denen yaratımın bugün bilincinde olmadığı boyutsal bütünlüğünü, üzerinde deneyimlerine devam ettiği dünyası ve birlikte yaşadığı tüm mevcudatla olan bütünlüğünü, güneş sistemini, galaktik sistemini, galaktik sistemlerin var oluşla olan bütünlüğünü adım adım yaşayacak ve bütün olmanın ne demek olduğunu gerçek boyutunda, binlerce yıl olarak ifadelendirebileceğimiz çok uzun bir süreç içinde öğrenecektir. Bütün?e karışmak, Bütün?le bütün olmak budur. İnsan şimdi bu yolun alfabesindedir. Sizlere katılma izni verilen bütünlük de bu sınıfa ait bütünlüktür. Her insanın ulaşabileceği holografik kütüphaneniz de bu sınıfa aittir sadece.

Yüksek benliğiniz bu yolculuğa sizlerden çok önce çıkmış, yaratılışın bir safhasında sizlere hiç benzemeyen varlıklar olarak deneyim kazanmış, kendi deneyimlerinden yeni deneyim alanları yaratabilmek, Yaratıcısını bir anlamda taklit edebilmek için zerre zerre bölünmüş ve sizlerde tezahür etmiş bir enerji girdabıdır. Ulaşacağınız ve katılacağınız ilk önemli bütünlük budur.

Ulaşması gereken Bütünlükten bihaber olan, kardeşini bile kendi diye tanımladığı dünyasal varlığından ayrı gören insan, hangi bütünlüğü yaşadığını söyleyebilir! Bir dönün kendinize, tuttuğunuza, yaptığınıza bir bakın. Düşündüğünüz sadece kendiniz, o da çoğunlukla kendi yanlış, yersiz istekleriniz ve kararlarınızla. Dünya üzerinde bazı küçük gerçeklerden çok az da olsa haberdar olanlar ya da hissedenler bile önce kendilerini bütünleme için değil, kurtarıcı rolüne sarılarak ya da dünyasal sınıflandırmada ayrı bir yer yapma, bir anlamda insanlar arasında gruplaşmaya, dolayısıyla bölünmeye yol açacak çalışmalar yolunda çabadalar birtakım hizmetler yaptıklarını düşünerek, gerçek hizmet yönünün tam tersinde. Oysaki sizler öncelikle size tüm yaşamınız boyunca rehber olacak ışığı gönlünüzde yakıp, dışınızda gördüğünüzün hayrı için diledikçe, onun için çalıştıkça tüm işlerinizi dışınıza göre yürüttükçe kendinizdeki büyük değişimi ve kurtuluşu meydana getireceksiniz, uyandırdıklarınız, dolayısıyla kurtardıklarınız nedeniyle.

İbadet diyorsunuz, ruhsal hizmet diyorsunuz, bilgiler aldığınızı söyleyerek çalışmalar yapıyorsunuz, biraz gerçek, çokça tatmin ve hatta politik hizmetler için verenleri kullanıyorsunuz fütursuzca. Bazı verenler de bu oyunun baş aktörü olmaya devam etmedeler kendi doyumları, gelişimleri için. Bunu dünyanın pek çok yerinde görebiliyoruz. Dilinizden düşmüyor insan sevgisi, eylemi, şuurluluğu ile "Bütün'e karışmak". Bu ikilik ve çıkar çarkında hangi bütüne karıştığını zannediyor acaba insan!

Tüm insanlık bilmeli ki, dışınıza, kendiniz için istediğinizi yönlendiremezseniz, acılarınız kolay kolay bitmez. Dışınızdaki birçok şeye çeşitli şekillerde gerçek hizmetiniz olmazsa, dışınızda size bir karşı mekanizma yaratır. Oysaki o dış sizden ayrı değildir, gövdenizdir kabul etmekte zorlandığınız. Gönül kazanmalısınız çokça bir yandan da şuurlanmasına fark ettirmeden yardım ederek. Sadece kabul ettiğiniz, sevdiğiniz üç beş insana kendinizce yaptığınız hizmetle değil, gönül kazanmak, uyandırmak için çaba göstermediklerinizin de gönlünü kazanmak için göstereceğiniz çabayla. Hani kurda kuşa, ota sapa, dağa taşa, iyiye iyiden uzak olana dersiniz ya!

Bütün olmak insanın yazgısıdır, çok zaman alsa da sonunda gerçekleşecek. Bütünden bütüne gitmek O'nun yasasının gereğidir. Zaman insanın dünyasal bütünlüğünü keşfetmesi, icabını yerine getirmesi için her türlü imkânı ve yardımı devreye sokmuştur. İnsana düşen eksiğini bilmek, bildiğini anlamak, anladığını uygulamak ve uyguladığını başarıyla tamamlamaktır. Her bütünlenen kişi Dünya insanlığının bütünlüğüne büyük hizmettedir.

Sevgi bu yolun tek gerçeğidir. Sevemiyorsanız eğer size yaşatılan ve sizden yaşamanız istenen her şeyi, bireysel bütünlüğünüzü bile gerçekleştirememişsiniz demektir. O halde iken bütünlükten dem vurmak, O'nun yasalarını görmezden gelmekten öte değildir. (3.2.2010)

www.ayseli.org - O'ndan Gelenler   17.2.2014  *ruhsalboyut.com*





Bireysel bütünlüğümüzün ne demek olduğunu anlamak, dünya realitesindeki bulunuşumuzu anlamakla mümkündür. Birini ne kadar anlarsak diğerini de o kadar anlarız. Geceye bakarak gündüzü, gündüze bakarak geceyi keşfetmek gibi.

Önce ikiliğimizi görmek zorundayız. Özümüzle sözümüzü ve sözümüzle eylemimizi bir etmeğe çalışmak bireysel bütünlüğümüzden ne kadar uzakta olduğumuzun bilincine varmak olacaktır. Özümüzün yolu iyilik, doğruluk, hizmet, bilgi ve sevgidir.  Bunlar özümüzün zaten sahip olduğu yüksek güçlerdir ve insan olmamızın tezahür etmesi gereken koşullarıdır. Var oluşumuz, insan oluşumuz bu güçlerin kuşanılmasına bağlıdır.

Bireysel bütünlük özümüze sahip çıkmakla kazanacağımız gerçekliğimizdir. Dünya görevimiz bitince yanımızda götüreceğimiz, bizi üst boyutlara taşıyacak olan cevherimizdir. Bugünkü eğitimimizin amacı bu özle bütünleşmektir. Aksi halde sorumluluğumuzu kavramak, inançlı ve güçlü olmak, şeklin arkasındaki öz gerçeğimizi görmek asla mümkün olmayacak ve yaşam bize ıstırap getirecektir.

Güney Haştemoğlu  17.2.2014  *ruhsalboyut.com*

 

 

  

          Bireysel bütünlüğün evrim ile kazanılacağını yazar bütün kutsal, felsefi ve mana derinliği olan öğretiler. Herhalde bir gün varlık olarak ebedi ve ezeli olan bir süreç sonunda bireysel bütünlüğümüzün bilgisinde, bincinde ve farkındalığında olabileceğiz.

          Varlık olarak teklikten başlayan evrim serüvenimiz, miyar asırlar süren bir süreç sonunda mineral, bitki, hayvan, insan veya beşerden hakiki insana ulaştığında, bağrında ilahi plan ve sistemleri barındıran, birçok enerjilerin devinim yaptığı ve milyarlarca hücreden meydana gelen fiziksel bir kalıp içinde bir bütünlük haline geldik. Aynı gökyüzünü seyrettiğimizde milyarlarca yıldızdan meydana gelen sistem, nizam ve düzenler, kalıbımızda da aynı şekilde mikro bazda mevcut olup aktif ve dingin olarak devinmektedirler. Hâlihazır yukarıda ne varsa bizlerde kalıp olarak benzeri ve kopyasıyız.

          İçinde bulunduğumuz boyutu oluşturan buutların merhale ve kademelerini çok uzun bilinmeyen zaman süreçlerinde aşarken birçoğumuz bireysel bütünlüğü ile gelişerek, şekillenerek ulaştığı son buud?dan çıkmak üzeredir.  

         Bireysel bütünlüğümüz, pasif halde olan birçok esasların aktifleşerek vücut bulması ile imkân ve özellik kazanarak yüksek benlik şeklinde kendini olma bazından yaratım bazına geçirecektir. Ondan sonra ki kademeleşmeler bireysel bütünlüklerimize yapacağımız yine eforlarla mümkün olabilecektir.

          Ancak bu aşamaların öğretimi, talimi ve en önemlisi tatbikatı çekirdek dünya ortamında olmaktadır. Öğretim, gözetim ve denetime tabi olarak yapacağımız deneyimlerimizle kazandığımız bilgi, bilinç ve farkındalık çok önemlidir.

          Onun için birliğin, bütünlüğün ve toplumsal olmanın bilincine varmak, bütünlüğün ne demek olduğunu bireysel ve toplumsal olarak anlamak, liyakat ve sorumluluğunda olmak gerekir. İnsanın insana saygısı, sevginin mana derinliğine sahip olarak insanlara karşı fedakârlığın, yapıcılığın ve vericiliğin nasıl olumlu enerjiler harekete geçirerek bireysel ve toplumsal gelişimi sağladığını eninde sonunda fark ederiz.

Orhan Yarat  17.2.2014  *ruhsalboyut.com*

 

<< geri 
Ana Sayfa | Hakkımızda | Ziyaretçi Defteri Bugüne kadar sitemizi 93443160 kişi ziyaret etti, Şu anda 259 kişi sitede.