HAFTANIN SORUSU

Küçük ihmallerimizin neticeleri nelerdir?

Küçük ihmaller, genelde pek önemsemeyip düzgün yapmadığımız, ertelediğimiz veya hiç yapmadığımız işlerdir. Kimsenin fark etmeyeceğini, hiçbir zararının olmadığını düşünerek doğru ve iyi olandan uzaklaşmanın altında üşengeçlik, boş verme, özensizlik, ciddiyetsizlik, kolaycılık, tembellik ve sorumsuzluk yatar. Böyle bir durum öncelikle toplumsal çevre içinde kişinin güvenirliğini ortadan kaldırır. Güvenilir olmak birlikte olduğumuz insanların desteğini almaktır. Bu desteği kaybeden insanın yaşamı zorlaşır. Gerçekte ise asıl kaybedilen Yüce Sistemin desteğidir.

İhmallerimiz yalnızca kişisel zararlar doğurmaz, ilişkide olduğumuz tüm çevremizi etkiler. Çok güzel bir kazak beğendiniz, ama en görünen yerinde bir ilmek kaçmışsa, o kazak artık defoludur, değeri kalmamıştır. Çevremizle oluşturduğumuz ilişkide çoğu kere biz de bir ilmekten ibaretiz, düzgün olduğunda fark edilmeyen ama bütüne değer katan, hatalı olduğunda hemen görülen ve bütünün değerini düşüren.

Küçük ihmallerin kaynağı olan üşengeçlik, boş verme, özensizlik, ciddiyetsizlik, kolaycılık, tembellik ve sorumsuzluk yaşamdaki başarımızı, toplum içindeki yerimizi belirler, aile ve arkadaş çevremizdeki itibarımızı dolayısıyla mutlu ve huzurlu bir insan olup olmadığımızı tayin eder.

Ruhsal Tebliğler bu konuda bizleri devamlı uyarmaktadır. Özellikle toplumların kaderini etkileyecek noktalara her nasılsa gelebilen bu gibi kişiler küçük ihmalleriyle insanlara büyük acılar yaşatabilirler.

"Bir anki umursamazlığın, bir görmezliğin sıkıntısını pek çok insan topluluğu pahalıya ödeyecektir." (www.ayseli.org /Öğretiler 1)

Küçük veya büyük biçimindeki sınıflandırma bizim realitemizin ürünüdür. Biz gerçekte hangi ihmalin küçük, hangisinin büyük olduğunu tam olarak fark edemeyiz. Küçük sandığımız aslında çok büyük olabilir. Küçük ihmallerin veya yanlışların bir özelliği de sıklıkla tekrarlanabilir olmalarıdır. Bu bizde alışkanlık ve davranış bozukluğu yaratır. Çünkü benzer benzeri davet eder ve küçük ihmaller kanserli hücreler gibi çoğalır. Bu en güzel ve doğru işlerimizi dahi kemirir ve bozar. Aynen bir yerdeki kanserli hücrelerin bütün sağlıklı organlara yayılması gibi.

İhmalin sonuçlarını anlayamamak, görmemek sapmaktır ve sapmak geçicilikleri doğru ve iyi olana tercih etmektir ve yine sapmak egomuzun tahrikine kapılarak alışı kapatmaktır. İhmal edenler, bilgiyi birleştiremeyip gerçekle ilgiyi kesenler birçok hikmetten uzak kalırlar.

Burada sadece bildiğimiz, gördüğümüz halde ihmal ettiklerimizden söz etmiyoruz. Aynı zamanda dikkatsizlik, bilgisizlik, düşüncesizlik sonucu ortaya çıkan ve kötü sonuçları geniş çevrelere yayılan ihmaller de var. Dikkatsizlik, bilgisizlik, düşüncesizlik asla mazeret değildir. İnsan dikkatli olmak, düşüncesini kullanarak bilgiye ulaşmak zorundadır. Bu bir emirdir, aksi tutum yaşamı ve varlığını hafife almak, hayatı değerlendirememektir. Dikkat ve düşünce, gönül gözünün temelleridir.  Dikkat farkındalığımızı arttırır, düşünce bilgiye ulaşır, gönül gözü yapılacağı görür. Zaten bunlar yoksa bütün bu yazılanlar, söylenilenler hiçbir anlam taşımaz.

         "Elbet ki O'nun kudreti sizde namütenahi belirecektir. O'nun verdiği kudret sonsuzluktur ve size yol birçoktur. O'nun imkânına ve verdiğine kavuşmak diliyorsanız şimdiye kadar size verdiğinin büyüklüğünü kabul edin içinizde ve olacaklara ve aldıklarınıza dikkat göstererek bu gerçek üzerinden hayatınızı değerlendirmeye son derece önem gösteriniz. Bunları yaptığınız zaman O'nun lütufları ve nasibi üzerlerinizden kendini gösterecektir." (www.ayseli.org /Celselerden Parçalar X / 171)

Güney Haştemoğlu  15.09.14  *ruhsalboyut.com*